Blog Listem

16 Aralık 2015 Çarşamba

4 kural

Hint Felsefesinin 4 Kuralı;
 KURAL 1: “Karşına çıkan kişiler her kimse, doğru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardır, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir şey öğretirler.”

KURAL 2: “Yaşanmış olan her ne ise, sadece yaşanabilecek olandır. Hiç bir şey, hem de hiç bir şey yaşadığımız şeyi değiştiremezdi. Yaşadığımızın içindeki en önemsiz saydığımız ayrıntıyı bile değiştiremeyiz. ‘Şöyle yapsaydım, böyle olacaktı’ gibi bir cümle yoktur. Hayır, ne yaşandıysa, yaşanması gereken, yaşanabilecek olandır, dersimizi alalım ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatımızda karşılaştığımız her olay, mükemmeldir.”

KURAL 3: “İçinde başlangıç yapılan her an, doğru andır. Her şey doğru anda başlar, ne erken ne geç. Hayatımızda yeni bir şeyler olmasına hazırsak, o da başlamaya hazırdır.”

KURAL 4: “Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Bu kadar basittir. Hayatımızda bir şey sona ererse, bu bizim gelişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmiş olduğun bu tecrübeyle ileriye doğru bakmak daha iyidir.”

23 Kasım 2015 Pazartesi

Bilgisayar Evrimi

 http://giphy.com/gifs/evolution-of-computer-3o85xnrYgRkxJUAJOM?tc=1?tc=1 @giphy aracılığıyla

21 Ekim 2015 Çarşamba

İnsan olmak

İnsan olmak !

Bir bedenin var. Hayat boyu sahip olacağın tek beden bu; beğensen de beğenmesen de.

Hayat bir okul. Sen bu okulun kayıtlı öğrencisisin; derslerini öğrensen de öğrenmesen de.

Başarısızlık yok, dersler var. Gelişim bir deneme, yanılma ve öğrenme sürecidir. Yanılmalar deneyim ve öğrenme sürecinin bir parçasıdır; hoşlansan da hoşlanmasan da.

Dersleri öğrenene kadar tekrar edeceksin; değişik şekillerde, değişik görünümlerde.
Nihayet öğrendiğinde yeni bir ders çıkacak karşına. Bir ders daha, bir ders daha; çalışkan olsan da olmasan da.

Öğrenecek dersler bitmiyor. Hayatın hiçbir anı dersten muaf değil. Yaşadığın sürece okuldasın. Yaşıyorsan hâlâ öğreneceğin dersler var; istesen de istemesen de.

Geleceğini “şimdiki” düşüncelerinle inşa ediyorsun. Düşüncelerinde (bakış açında) hiçbir değişiklik yoksa yarının da bugünün tekrarı olacaktır. Ancak düşüncelerini değiştirerek geleceğini değiştirebilirsin.

“Şimdikinden” daha iyi bir “gelecek” tesadüfen uğramayacak kapına. “Gelecek” nihayet “şimdi” olduğunda, bir başka “gelecek” umudu, sana yine daha iyi görünecektir “şimdiki” gerçekliğinden ta ki sen şimdi ve burada olmayı öğrenene dek.

Başka insanlar senin sadece aynan. Aynada kendini görüp yansımalarının başkaları olduğunu sanıyorsun.
Bir başkasını sevemezsin ya da nefret edemezsin, kendinde sevdiğin ya da nefret ettiğin yönler olmadıkça.

En büyük dersin adı: Sevgi. Bu dersi öğrendiğinde İNSAN oluyorsun. Her an, sana bu dersin armağanını sunuyor; armağanı görsen de görmesen de.

Hayatını nasıl yaşadığın sana bağlı. İhtiyacın olan her türlü kaynağa ve araca sahipsin. En harika aracın beynin. Pusulan kalbin. Makinen bedenin. Onları nasıl kullanacağın sana bağlı. Seçim senin; kullanmayı seçsen de seçmesen de.

Nil Gün

19 Ekim 2015 Pazartesi

Memet


Memet daha çok küçüksün Memet
Bilemiyorsun tabi neden bu sonsuz nöbet
O kadar vaktin de olmadı zaten
Ama sen ümit etmeye devam et

Memet biz de bilemiyoruz Memet
Böyle mi sürecek bu ilelebet
Değişir mi dünya, döner mi devran
Ama sen ümit etmeye devam et

Öyle karanlık bir kutu ki insan
Kimse hakiki bir cevap veremez sorsan
Söz dediğin insan icadı lisan
Ama sen yine de hep hayattan bahset

Memet bir türlü gitmiyor gözün gözümden
Hiç büyümemişsin, tanıdım çocuk yüzünden
Kan geldi kederden can özümden
Sen anacığını düşün, çok dikkat et!

Memet daha çok küçüksün Memet
İnsan soyu böyle en nihayet
Öteki de sen, beriki de sen
Kendini de, bizi de, dünyayı da affet

10 Temmuz 2015 Cuma

Kibir

Mezarlık'ta ıslık çalıp korkularını bastırmaya çalışan insanlar gibi kibirli insanlarda Başkalarını eleştirip çamur atarak kendilerini rahatlatırlar..Bir bakıma Mezarlık'ta kendini korkum yok ıslık bile çalıyorum diye kandıran gibi kendilerini bu şekilde kandırırlar 
"Böbürlenerek başlar Kıran kişiye ne Allah'ın merhameti nasip olur,ne halkın.."mesnevi

11 Haziran 2015 Perşembe

İnnovasyon ve inovatif olmak

 Inovatif Olmak

İnovasyon tutku demektir, aşk demektir, fedakarlık demektir. Tutkuyla yapılan her iş başarı ile sonuçlanır.  Eğer tutkuyla ve üstün özveri ile çalışıyorsanız karşılığını er ya da geç alırsınız. Ben size bugün tutkumun kaynağını ve içimizdeki o gücü nasıl ortaya çıkaracağımızı anlatmaya çalışacağım.

Her insan dahidir fakat herkesin kendine göre farklı yetenekleri ve donanımları vardır. Bir insanı yapamadıkları ile değil yapabildikleri ile değerlendirmek gerekir. Öncelikle kendimizi tanımalı ve üstün olan yanlarımızı bulmalıyız. Asıl eğlence üstün olan yeteneğimizi keşfettikten sonra başlıyor. Yeteneklerimizi ortaya çıkarıp onları geliştirmeye başladığımızda ilk adımları atmış oluruz. Şunu bilmeliyiz ki en büyük inovasyon bizleriz.

Yaratıcılığın ve başarının tek düşmanı var o da kendimize koyduğumuz sınırlardır. Kendimize koyduğumuz sınırlar ve yıkamadığımız tabular bizleri başarıya giden yolda yavaşlatır.

Yaratıcılık tüyolarım;

  • Kendimizi keşfetmek
  • Rutinden kurtulmak
  • Spor yapmak
  • Kitap okumak
  • Ön yargısız olmak
  • Yeni yerler görmek, yeni insanlarla tanışmak
  • Paylaşımcı olmak
  • Kendine güvenmek
  • İnanmak
  • Araştırmak ve çok çalışmak
  • Hayal kurmak

Alışılmışın dışına çıkmak, farklı deneyimlere açık olmak beynimizde yeni pencereler açar.  Farklı düşüncelere açık ve esnek olmak bakış açımızı geliştirir. Çevremizde gördüğümüz olaylarla işimiz arasında bir bağ kurup çağrışım yaratarak yeni modeller, ürünler, sistemler ve iyileştirmeler geliştirebiliriz. Yaratıcı fikir bazen ansızın çıkabildiği gibi bazen de biraz zaman isteyebilir. Benim inovasyon defteri adını verdiğim bir defterim var ve aklıma gelen tüm fikirleri oraya not alırım. Çünkü genelde yaratıcı fikirler çok hızlı gelir ve aynı hızla silinirler. Aklımıza gelen fikirleri ufak notlar şeklinde kayıt altına almak ilerde oluşturacağımız yaratıcı fikirlere öncü olabilirler. Yaratıcılıkta hayal kurmak en önemli etkendir. İçimizdeki gücün farkına varmalıyız ve kuracağımız hayalleri gerçekleştirmek için pes etmeden çalışmalıyız. Her inovatif insanın kendine has fikir geliştirme metodolojisi vardır siz de kendi metodolojinizi keşfederek inovasyon’un tadını çıkarabilirsiniz. Teknolojiyi takip etmek, hiçbir düşünce ve görüşe ön yargılı yaklaşmamak, duyduğumuz, yaşadığımız olaylardan inovatif kırıntılar elde etmemizi sağlayacaktır. Düşüncelerimizi veya fikrimizi paylaşmaktan çekinmemeliyiz. Asıl fikirleri değerli yapan şey paylaşmak ve geri bildirim almaktır. Fikrimizi kaptırmaktan veya çevremizden alacağımız tepkiden korkmamalıyız. Şunu bilin ki yaratıcı insanlarda fikir sorunu olmaz, her gün onlarca değerli fikir üretebilirsiniz.

Son olarak  “Hayalleriniz uğruna mücadele etmeye cesaretiniz olsun” derim. İnovasyon hayal gücü, yaratıcılık, cesaret, azim, sabır ve sistemsel çalışma gibi yeteneklere sahip insanların mücadelesi sonucunda ortaya çıkan bir olgudur. Hangi işle uğraşırsanız uğraşın konumunuz ne olursa olsun ama bir tutkunuz olsun. Çünkü bu tutkular bizi hayata bağlar ve geleceğe daha güvenle bakmamızı sağlar. İlham kaynağı aradığınızda içinizdeki dahiye bakmanız yeterli olacaktır.
Bol şanslar...